Elizabeth I, James I, Charles I zamanında Londra'da oynanmış olan oyunlardan pek azının yazması günümüze kalabilmiş, basılan oyunlar da fazla değil. 1559'dan 1642'ye kadar aşağı yukarı 550 oyun basılmış; kaybolan, tiyatrolarla birlikte yanan yazmaların sayısı ise 1500 olarak hesaplanıyor. Basılan oyunların bu kadar az olması kumpanyalar arasındaki yarışma yüzünden. Bir oyun yazarı yazdığı oyunu sattığı zaman bütün haklarından vazgeçmiş oluyor; oyunu bastırmak hakkı bile oynayan kumpanyanın. Her kumpanya ise kendi “çalınamamış" oyunlarını bastırmak, ortaya çıkarmak, herkesin malı haline getirmek istemiyor elbette. Oyun çalmanın çeşitli yolları var. Oynayan oyunculardan gizlice kendi bildikleri bölümler satın alınıyor, sonra bunlar birleştiriliyor. Oyunlara seyirci gibi gidilip konuşmalar işaretlerle, kısa yazıyla not ediliyor. Bu hırsızlığı kimi zaman oyun basan kitapçılar düzenliyor, kimi zaman da o oyunu elde etmek, oynamak isteyen başka kumpanyalar. Çünkü elinizde yazılısı oldu mu, istediğiniz oyunu oynamanıza, ya da bastırmanıza bir engel yok.

Shakespeare'in yaşadığı günlerde basılan on sekiz oyun arasında Pericles de var, bu oyunun başka bir yazarla birlikte yazıldığı sanılıyor. Ölümünden sonra, 1622'de, gerçi bir oyunu daha basılmıştı, ama iki arkadaşı, birlikte çalıştığı iki oyuncu, John Heminge ile Henry Condell ellerine geçirebildikleri bütün yazmaları, basılı oyunları bir araya toplayıp The Workes of William Shakespeare adlı Birinci Folioyu yayımlamasaydılar, belki de bu büyük yazarın birçok oyunu günümüze ulaşamayacaktı. 1623'te basılan yapıtı folio denmesi kullanılan belli büyüklükteki baskı kâğıdının bir tek kere katlanmasıyla ortaya çıkan boyutlara uyulmuş olmasından. Shakespeare'in yaşadığı günlerde basılan oyunlarına "guarto” deniyor; çünkü onlarda baskı kâğıdı iki kere katlanmış; kitabın büyüklüğü, kâğıdın büyüklüğünün dörtte biri. 1623 ile 1685 yıllan arasında dört folio basılmıştır. Kimi guarto'lardaki oyunlar folio baskılarına aşağı yukarı uyar, ama genellikle guarto'lar kötü baskrlardır. Birinci Folio'daki otuz altı oyun arasında Pericles yoktur. Üçüncü Folio'ya Pericles ile birlikte Shakespeare'in olay an altı taklit oyun eklenmiştir. The Two Noble Kinsmen (İki Soylu Akraba) folio'lara hiç girmemiş, Shakespeare'in ölümünden yirmi yıl sonra guarto biçiminde basılmıştır.

SHAKESPEARE'İN BAŞARISI

On yedinci yüzyılın ilk yarısında William Shakespeare eşi görülmemiş bir başarıya ermişti. Ouarto'larla Folio'lardan başka, altı oyunu Cambridge'de, üç oyunu Edinburg'da basılmıştı. Richard Burbage (1567-1619) için yazdığı oyunlar, yalnız tiyatrolarda değil Sarayda, okullarda profesyonel oyunculara kapılarını açmaktan hoşlanmayan Cambridge ile Oxford'da bile oynanıyordu.

Shakespeare oyun yazarlığı boyunca bir tek kumpanyaya bağlı kaldı. Bu tiyatro Londra'nın en iyi tiyatrosuydu; onun için de oyunları hep iyi oynandı, Sonra kazancı da çağdaşı olan oyun yazarlarından çok fazlaydı. Oyunlar için aldığı paradan başka, oyuncu olarak da devamlı bir aylığı vardı, üstelik kazançtan da hisse alırdı. 1599'dan sonraysa Globe Tiyatrosu'nun on sahibinden biri William Shakespeare'di.

Kazancının iyi olması rahat çalışmasını sağlıyordu. Yılda iki oyun yazardı. Konularını eski yapıtlardan, tarihlerden, oyunlardan alırdı. Yalnız iki oyunun konuları kendi kafasındandır.

TİYATRO KURALLARIN ÇİĞNENİŞİ

Elizabeth tiyatrosuna doğru ilk büyük adım 1576'da James Burbage'ın The Theatre'ı, ertesi yıl da bir başkasının The Curtain'ı yaptırmalarıyla atılmıştır. Bu tiyatrolarla İngiliz oyun yazarlarına yeni olanaklar sağlanmış oluyordu. On yıl sonra Marlowe, Tamburlaine ile Doctor Faustus'u yazdı. Bir on yıl daha geçince Shakespeare geldi. Dünyanın hiçbir yerinde, hiçbir zaman oyun yazarlığı böylesine hızlı bir gelişme göstermemiştir.

Shakespeare daha Stratford'dayken, Elizabeth Çağı oyun yazarları kurallara önem vermemeye başlamışlardı. Aristoteles'ı, Horace'ı (İ.Ö0.65-8) dinlemiyorlardı. Unutulan yalnızca üç birlik kuralı değildi, sahnede korkunç hareketler de yapılıyordu. King Lear'de Shakespeare bir insanın kör edilişini gösterecek kadar ileri gitmiştir. Oysa klasik kurallara göre, bu gibi şeylerin seyirciye gösterilmemesi, sahne arkasında yapılıp sonradan anlatılması gerekirdi. Elizabeth Çağının öbür yazarlarına uyan Shakespeare de trajedi ile komediyi, krallarla soytarıları birbirine karıştırmıştır. Oyunlarında düzyazı ile şiiri iç içe kullanmış, soylu kişileri şiirle alt tabakayı düzyazıyla konuşturmak kuralına da aldırmamıştır. Twelfth Night'da (On ikinci Gece) kaptanlar ölçülü, Kontes Olivia ise düzyazıyla konuşur. Brutus ile Hamlet'in de düzyazıyla konuştukları yerler vardır. Shakespeare komedilerinin altısında ise düzyazı bölümler ölçülü bölümlerden fazladır.


Memet Fuat
(MSM Yayınları, s. 110-112)
Gercekedebiyat.com

ÖNCEKİ HABER

BENZER İÇERİKLER

YORUMLAR

Yorum Yaz

Kişisel bilgileriniz paylaşılmayacaktır. Yorumunuz onaylandıktan sonra adınız ve yorumunuz görüntülenecektir. (*)