Hastalık adlarının şaşırtıcı kökleri... Nezle... Grip... Zatüree... Tetanos...
Kış günlerinde birçoğumuzun yakalandığı bir rahatsızlık olan grip, kelime olarak Fransızca kökenli. Ama Fransızcaya da diğer dillerden geçmiş. Germencede ‘grippan’ diye bir kelim bulunmakta ve ‘tutmak, kavramak’ anlamı var. Sonra Fransızcaya ‘gripper’ olarak yerleşmiş yine aynı anlamda. Kelime evrilerek ‘grippe’ olmuş ‘kırıklık, maraz, özellikle solunum yolu hastalığı’ manası taşımaya başlamış. ‘Hastalığın tutması’ gibi bir şey sanırım.
Yine çoğunlukla kışın karşılaştığımız bir sözcükle karşı karşıyayız. Nezle kelimesi Arapçaya dayanıyor. ‘Halsizlik, hastalık, inme’ anlamı taşıyan ‘nuzla’ kelimesi bize nezle olarak geçmiş.
Tık tık tık tansiyonumuz yükseliyor peki ne demek tansiyon? Taa Hint-Avrupa dil ailesinden ortasına çıkmış bir sözcük. Sonra Latinceye geçiş yapmış ve ‘tendere’ olmuş. Anlam olarak da ‘germek, uzatmak, yaymak, çadır kurmak’ olarak kullanılmış. Çadır kurmak mı??? ‘Tendere’ de ‘tension’ olmuş ve ‘gerilim, kan basıncı’ manası taşımaya başlamış. Ben hala çadır kurmaktayım…
Latince ‘ibere’ diye bir kelime var ‘hoşlanmak, arzu etmek’ manasında. Sonra kelime ‘libido’ olmuş ‘cinsel istek’ olmuş. Bize de aynı anlamda geçmiş, kullanıyoruz.
Dişimiz şişince deriz ‘Ayyy apse yapmış’ diye, heh o şişlik Fransızcadaki ‘abscès’ kelimesine dayanıyor. Anlamı da ‘doku kalkması, kabarma’dır.
Sıkıntı anlara sebep olan ishal kelime kökeni olarak Arapçaya dayanıyor. ‘Sahala’ diye bir kelime var Arapçada ve ‘yumuşadı, gevşedi, akıcı hale geldi’ anlamı taşıyor. Bu sözcük ‘ishal’ oluyor ve ‘yumuşatma, gevşetme, kolaylama, bağırsakları gevşetme’ manasında. Bize de böylece geçiyor.
Türkçe kökenli bir kelime ‘bagırsuk - iç organlar’ın günümüzde kullanım hali. ‘Bağır’ kelimesi ‘karın, gövdenin iç boşluğu’ demekmiş. ‘ sUk’ eki alarak ‘bagırsuk’ olmuş.
Özellikle genç bireylerin başına bela olan sivilce eski Türkçe kökenli. Günümüzde de kullandığımız ‘siğil’ kelimesinin dilimizde değişmesiyle oluşmuş. Siğil’in anlamı da ‘işemek’tir. Bu da birçok kültürde siğillerin üzerine işemek suretiyle tedavi edileceği düşüncesinden geliyor. Bir de üstüne küçültme eki ‘ çA’ gelmiş ve kelime ‘sivilce’ olmuş.
Öncelikle kelime tetanoz değil tetanos, s ile sonlanıyor. Eski Yunancada ‘kasılma, spazm’ anlamı taşıyan ‘tétanos’ sözcüğünden türemiş ve dilimize de gelmiştir.
Korkutan bir hastalık olan zatürre Arapça kökenli. Kelime ‘?atu'r-ri?a’ olarak dilde mevcut, tabi en baştaki harf ‘d’ değil ‘d’ ile ‘z’ arası okunuyor. ‘?at’ sözcüğü ‘özlenme, iltihap’ demekmiş. ‘ri?a(t)’ ise ‘akciğer’ anlamındaymış.
Molatik Sözlük olarak bu bölümde sizlere sağlıkla ilgili duyduğumuz kelimeleri seçtik. Sık sık kullandığımız bu sözcüklerin asıl anlamlarını hiç merak ettik mi? Gelin birlikte bakalım, hangi deyim ne anlama geliyormuş.
Kış günlerinde birçoğumuzun yakalandığı bir rahatsızlık olan grip, kelime olarak Fransızca kökenli. Ama Fransızcaya da diğer dillerden geçmiş. Germencede ‘grippan’ diye bir kelim bulunmakta ve ‘tutmak, kavramak’ anlamı var. Sonra Fransızcaya ‘gripper’ olarak yerleşmiş yine aynı anlamda. Kelime evrilerek ‘grippe’ olmuş ‘kırıklık, maraz, özellikle solunum yolu hastalığı’ manası taşımaya başlamış. ‘Hastalığın tutması’ gibi bir şey sanırım.
Yine çoğunlukla kışın karşılaştığımız bir sözcükle karşı karşıyayız. Nezle kelimesi Arapçaya dayanıyor. ‘Halsizlik, hastalık, inme’ anlamı taşıyan ‘nuzla’ kelimesi bize nezle olarak geçmiş.
Tık tık tık tansiyonumuz yükseliyor peki ne demek tansiyon? Taa Hint-Avrupa dil ailesinden ortasına çıkmış bir sözcük. Sonra Latinceye geçiş yapmış ve ‘tendere’ olmuş. Anlam olarak da ‘germek, uzatmak, yaymak, çadır kurmak’ olarak kullanılmış. Çadır kurmak mı??? ‘Tendere’ de ‘tension’ olmuş ve ‘gerilim, kan basıncı’ manası taşımaya başlamış. Ben hala çadır kurmaktayım…
Latince ‘ibere’ diye bir kelime var ‘hoşlanmak, arzu etmek’ manasında. Sonra kelime ‘libido’ olmuş ‘cinsel istek’ olmuş. Bize de aynı anlamda geçmiş, kullanıyoruz.
Dişimiz şişince deriz ‘Ayyy apse yapmış’ diye, heh o şişlik Fransızcadaki ‘abscès’ kelimesine dayanıyor. Anlamı da ‘doku kalkması, kabarma’dır.
Sıkıntı anlara sebep olan ishal kelime kökeni olarak Arapçaya dayanıyor. ‘Sahala’ diye bir kelime var Arapçada ve ‘yumuşadı, gevşedi, akıcı hale geldi’ anlamı taşıyor. Bu sözcük ‘ishal’ oluyor ve ‘yumuşatma, gevşetme, kolaylama, bağırsakları gevşetme’ manasında. Bize de böylece geçiyor.
Türkçe kökenli bir kelime ‘bagırsuk - iç organlar’ın günümüzde kullanım hali. ‘Bağır’ kelimesi ‘karın, gövdenin iç boşluğu’ demekmiş. ‘ sUk’ eki alarak ‘bagırsuk’ olmuş.
Özellikle genç bireylerin başına bela olan sivilce eski Türkçe kökenli. Günümüzde de kullandığımız ‘siğil’ kelimesinin dilimizde değişmesiyle oluşmuş. Siğil’in anlamı da ‘işemek’tir. Bu da birçok kültürde siğillerin üzerine işemek suretiyle tedavi edileceği düşüncesinden geliyor. Bir de üstüne küçültme eki ‘ çA’ gelmiş ve kelime ‘sivilce’ olmuş.
Öncelikle kelime tetanoz değil tetanos, s ile sonlanıyor. Eski Yunancada ‘kasılma, spazm’ anlamı taşıyan ‘tétanos’ sözcüğünden türemiş ve dilimize de gelmiştir.
Korkutan bir hastalık olan zatürre Arapça kökenli. Kelime ‘?atu'r-ri?a’ olarak dilde mevcut, tabi en baştaki harf ‘d’ değil ‘d’ ile ‘z’ arası okunuyor. ‘?at’ sözcüğü ‘özlenme, iltihap’ demekmiş. ‘ri?a(t)’ ise ‘akciğer’ anlamındaymış.
Grip
Nezle
Tansiyon
Libido
Apse
İshal
Bağırsak
Sivilce
Tetanos
Zatürre
Molatik Sözlük: 9
Grip
Nezle
Tansiyon
Libido
Apse
İshal
Bağırsak
Sivilce
Tetanos
Zatürre
selcuk.bulut@milliyet.com.tr
YORUMLAR