Cumhuriyet tarihi içinde, 1970 ‘lerden günümüze sosyalist mücadele 

pratiğinin geçirdiği evrimin romanı olarak da okunabilir Bir Günün İkinci 

Yarısı. Maraş katliamından 1980 darbesine, Siyasal İslam’dan liberal 

savruluşa, Gezi’den Gar Katliamına… 

Z’nin, Nilgün’ün, Filiz’in, Deniz’in aşkı, sadece kişisel tarihleri değil, aynı 

zamanda yenilgilerin, vazgeçişlerin, arayışların, kaçışların, 

bölünmelerin, inzivaya çekilişin, anlaşılamamanın, tartışmaların, 

hesaplaşmanın, kaybolmanın, saf değiştirenlerin tarihi. 

“Gerçek olan mümkün olanı içerir, böylece arzu edilen bir alternatifi 

gözden kaçırma korkusu olmadan gerçekliğin içine dalabiliriz. Var 

olanın üzerine keyfi bir ütopik boyut eklememize de gerek yoktur; 

çünkü var olan zaten kendi içinde olması gerekenin tohumlarını 

salgılar.” 

Umudun, mücadelenin kalıtı yeniden ve yeniden aktarılıyor. Karanlığın 

ne zaman biteceği önemli değil. Umudun olup olmaması da… Deniz’in 

dediği gibi: …Önemli olan direnmek, mücadele etmek, mümkün olan 

her yolla mücadele etmek; kazanma güvencesi, kaybetme korkusu 

olmadan, gerekli olduğu, doğru olduğu için, mücadeleler her zaman 

yeni olasılıklar doğurduğu için… Direnmek, mücadele etmek.

 

Gercekedebiyat.com

ÖNCEKİ HABER

BENZER İÇERİKLER

YORUMLAR

Yorum Yaz

Kişisel bilgileriniz paylaşılmayacaktır. Yorumunuz onaylandıktan sonra adınız ve yorumunuz görüntülenecektir. (*)