Son Dakika



Prof. Osman Karatay, Hırvat Ulusunun Oluşumu adlı çalışmasında, "Genel olarak Türklerin Altaylarda türeyip etrafa yayıldıkları kabul edilir, ancak beyaz ırktan olmaları sebebiyle beyaz kütleden koparak oraya gitmiş olmalarının gerekliliği ve Batı Sibirya'da aynı dönemde aynı özellikteki akrabalarının bulunması Ne'meth'in dil delili de eklenince bu konu üzerinde tekrar ve iyi düşünmeyi gerektiriyor. Türklerin anavatanının doğuda değil Togan'ın ifadesiyle Tanrı dağları ve Aral arasında olduğuna şüphe kalmıyor... (...) Yerinden oynayan taşları tekrar yerleştirmek gerek. Türklerin ilk yurdu Batı Sibirya ve Kazak bozkırlarında, belki daha da batıdadır" diye yazıyor.

Bu anlamda Prof. Dr. Osman Karatay'ınTürk Fin dilllerinin akrabalığı üzerine verdiği örnekler şöyle:

"Türk ve Fin dillerinin akrabalığı konusunda çok daha öncesinde fikirler serdedilmiş olmakla birlikte bu konuyu bir mantığa oturtarak önemli bir tarih meselesinin çözümüne katkıda bulunan, belki noktayı koyan kişi Macar alim Nemeth olmuştur. Buna göre eğer bu diller akraba ise ve Fin-Ugorların anavatanı Urallar olduğuna göre Türklerin esas yurdunun da bunun komşuluğunda olması gerekir. Burası ancak Kazak bozkırı olabilir. Türkler Altayların doğu eteklerinde değil 5 000 km batıda, Aral boylarında Arilerle komşu idiler.

hırvat ulusunun oluşumu ile ilgili görsel sonucu

"Bu durumda bozkırdaki bütün taşlar yerinden oynuyor. Ya Fin-Türk akrabalığı rededilerek 'status quo' korunacak ya da Sakalar (İskit) ve Sarmatlar başta olmak üzere bozkır kavimleri ve tarihi yeni bir mantık süzgecinden geçirilerek yeniden yorumlanacaktır.

"Bu birincisi mümkün gözükmüyor. Dilbilimin cümle ve kelime kuruluş ve kullanışını inceleyen alanların ya da ses olaylarına değişimlerine hiç girmeden, avami bir bakışla, bu dil(ler)in en temel kelimeleri olan zamirlerine bakılarak bile benzerlikler görülebilir. İşte Fn-Ugor dil topluluğunun en batıdaki dilleri olan Fince ve Estonca misaller: mina 'ben', sina 'sen', han 'o', minun 'benim', sinun 'senin', hanen 'onun'.

"Türkçe isim fiil ekinin aynı olan -ma ile mastar yapımı: jouma 'içme', kuolema 'ölme', purema 'ısırma'. Çoğul tıpkı Moğolcada ve eski Türkçedeki gibi 't' ile yapılıyor. Sula kelimesi erimiş, sıvı demek. Türkçe sulu gibi bir şey. Viisi kelimesi 'b' ve 'ş' sesi bulunmayan bu Fincede 'beş' demek. Estoncada bu viis biçiminde. Setsi kelimesi, Türkçenin en eski şeklini koruduğunu kabul etmemiz gereken Çuvaşçada siççi 'yedi' ile neredeyse aynı. (...)

"Dolaysıyla Türklerin anayurdu Asya'nın hayli batısına kaydırılarak yeni bir harita çizilecektir. Bunu Avrasya sorununun çözümüne Fin katkısı olarak adlandırmak mümkündür."

(Osman Karatay, Hırvat Ulusunun Oluşumu, Kripto y. Ankara. s. 29-30-31)

GERCEKEDEBİYAT.COM

ÖNCEKİ HABER

BENZER İÇERİKLER

YORUMLAR

Yorum Yaz

Kişisel bilgileriniz paylaşılmayacaktır. Yorumunuz onaylandıktan sonra adınız ve yorumunuz görüntülenecektir. (*)