İstanbul Sinema Müzesi'ndeki sergide, AA muhabirine açıklamalarda bulunan usta sanatçı, bu sergiyle birlikte sanat hayatının 60. yılını geride bıraktığını söyleyerek, "Sanata ve sanatın içinde olmaya doyamadığım bir serüvendi benim için geçen yıllar." dedi.

Erbil, çalışmaya ve yaratmaya devam ettiğini vurgulayarak, "Kendimi bir 'maraton koşucusu' gibi görüyorum. Geride bıraktığım zamanlar gibi, geleceğin de kıymetini bilerek sanat hayatıma devam etmek istiyorum." dedi.

ÖNEMLİ OLAN SANATIN KONUŞULMASI

Bir sanatçı olarak eserler ortaya koymanın yanında, sanatın toplumsallaşması için de çalıştığına işaret eden Erbil, şunları kaydetti:

"Yurt içinde ve dışında sergiler açıyorum, resimler yapıyorum. Bunlara ilave olarak organizasyonlar da yapıyorum, eğitimler veriyorum, toplantılar düzenliyorum. Akademinin içindeyim, sempozyumlar, paneller tertip ediyorum. Büyük bir sorumluluğumun olduğunu düşünüyorum. Sanatın yaygınlaşmasını çok önemsiyorum ve değerli buluyorum. Sanat halka ulaşmadıkça, bizim üretimlerimizi onlar sindirmedikçe bir şeyler eksik kalacaktır ne yazık ki. Önemli olan, sanatın konuşulması. İyi ya da kötü fark etmeden, sanat üzerine konuşmaya başlanıldığı zaman, sanat görevini icra etmiş olacaktır."

İstanbul'un farklı kültürlere ev sahipliği yaptığının da altını çizen Erbil, "İstanbul çok katmanlı bir tarihe sahip. Onun derinliklerinde üç imparatorluk saklı. Ben, böylesi zenginliği başka bir yerde görmedim. Burada insanların bir arada ürettiği büyük miras var bizler için. Bir arada çok büyük bir hayat inşa edilmiş. Bu nedenle İstanbul, bir gizem taşıyor kendi içinde. İşte ben de, bir sanatçı olarak büyüyü yakalamaya ve dile getirmeye çalışıyorum." dedi.

Gercekedebiyat.com

ÖNCEKİ HABER

BENZER İÇERİKLER

YORUMLAR

Yorum Yaz

Kişisel bilgileriniz paylaşılmayacaktır. Yorumunuz onaylandıktan sonra adınız ve yorumunuz görüntülenecektir. (*)