Frankfurt-Mainz Treni / Zeynel Çok
Kestane ağacı altı, kadehte Almanya
içmek herkesten memnun
bir çok kente uzun mektuplar yazıyorum
içim eczane, her yaranın tedavisi var
bir Rhein şarabı etmez ölüm
Frankfurt’ta gece kocamış sihirbaz
bir aşkı-âlem, bir ateşi-âlâ.
“Bayram’ın yeri”, yan masada üç Afgan
ortada bir çorba kâsesi
ikisinin elinde kaşık, ağızları şapırdıyor
biri ekmeğini banıyor sadece
sonra altı el ile yeniyor tek kebap
yaşam sufi tarih müzesi
entegrasyonda zaman.
Mainz treninde ezan, telefonda okunuyor,
namaz vakti. Yavaşça Allahuekber çekiyor
uzun sakallı iki mülteci. Daha bir hafta olmadı,
Abuzer’in hanımı Hatiç Yenge’yi kaybettik.
Salası Müftü Camii’nden verildi. Yıkandı,
namazı kılındı, toprağa verdik. Hayat
vuran bıçak, değersizleştiriyor ölüm.
Mainz 05 rakip sahada galip, boyunda kaşkollar,
külahlar başta; ellerde bira, sevincin coşkusu tren.
Dil yapımı şirinlik sözler. Ve oley, oley, ole…
Böyle kalabalık gülmeli, kahkaha yoğunluk taşımalı
Raylar hızla kayıyor, piyano sesi gibi, ip atlar gibi
Birçok kente bitiremediğim mektuplar yazıyorum.
İçim eczane, her yaranın tedavisi var.
ZEYNEL ÇOK
(Şiirden/Sayı:49)
YORUMLAR