Gerçek Edebiyat

Donald Trump X hesabından ‘ALCATRAZ'I YENİDEN İNŞA EDİN VE AÇIN!’ başlıklı mesaj yayımlayan Trump şöyle dedi:

Amerika, çok uzun zamandır toplumun tortusu olan ve sefalet ve acıdan başka hiçbir şeye katkıda bulunmayacak olan vahşi, şiddet yanlısı ve tekrarlayan suçlular tarafından rahatsız ediliyor. Geçmişte daha ciddi bir millet olduğumuzda, en tehlikeli suçluları hapse atmaktan ve onları zarar verebilecekleri kişilerden uzak tutmaktan çekinmezdik. Olması gereken de budur. Sokaklarımızda pislik, kan ve kargaşa yayan bu seri suçlulara artık tahammül etmeyeceğiz. Bu nedenle, bugün Cezaevleri Bürosu'na, Adalet Bakanlığı, FBI ve İç Güvenlik ile birlikte, Amerika'nın en acımasız ve şiddet yanlısı suçlularını barındırmak için önemli ölçüde genişletilmiş ve yeniden inşa edilmiş bir ALCATRAZ'ı yeniden açmaları talimatını veriyorum. Artık suçlulara, haydutlara ve işlerini yapmaktan ve ülkemize yasadışı yollardan gelen suçluları uzaklaştırmamıza izin vermekten korkan Yargıçlara rehin tutulmayacağız. ALCATRAZ'ın yeniden açılması, Kanun, Düzen ve ADALET'in sembolü olarak hizmet edecektir. AMERİKA'YI TEKRAR MÜTHİŞ YAPACAĞIZ!

REBUILD, AND OPEN ALCATRAZ! For too long, America has been plagued by vicious, violent, and repeat Criminal Offenders, the dregs of society, who will never contribute anything other than Misery and Suffering. When we were a more serious Nation, in times past, we did not hesitate… pic.twitter.com/u1jOCMXeW5

— Donald J. Trump (@realDonaldTrump) May 5, 2025

ALCATRAZ HAPİSHANESİ

Alcatraz Adası, 1861'den 1963'e kadar cezaevi olarak kullanılan ve pek çok kişi tarafından tanınan bir adadır. San Francisco Körfezi'nde sahile 2,4 km mesafede, toplamda 9 hektarlık bir alanı kaplayan ada, ABD'nin en ünlü hapishanelerinden biri olarak tarihe geçmiştir.

Başlangıçta İspanyol egemenliğinde olan adanın adı La Isla de los Alcatraces (Pelikanlar Adası) olarak anılıyordu.

1848 yılında ABD yönetimine geçen Alcatraz, ilk olarak San Francisco'nun savunması için askeri amaçlarla kullanılmaya başlandı. 1868 yılında, yerli halktan isyancı liderlerin tutulduğu bir hapishane inşa edilerek adanın gelecekteki rolü şekillendi.

Zamanla yeni binaların eklenmesi ve genişlemenin ardından Alcatraz, 1 Ocak 1934’te bir federal hapishaneye dönüştürüldü. Buraya yeni hükümlüler alınmıyor, daha çok diğer cezaevlerinden tehlikeli kabul edilen mahkûmlar naklediliyordu.

Federal hapishaneye dönüşmesinden kısa bir süre sonra, kaçması neredeyse imkânsız bu adaya 1934 yılının Haziran ayında 196 mahkûm taşındı. Alcatraz, birçok ünlü suçluya ev sahipliği yapmıştır.

Bunlar arasında Al Capone, Doc Barker, "Makineli Tüfek" George Kelly, "Kuş Adam" ya da Alcatraz Kuşçusu olarak bilinen Robert Franklin Stroud, Bonnie ve Clyde çiftinin şoförü Floyd Hamilton ile Alvin Karpis yer alır.

Mahkûmların sayı ile ifade edildiği bu hapishanede temel ihtiyaçlar dışında hiçbir ayrıcalık tanınmazken, cezaevi koşulları çoğu kişi tarafından esir kampına benzetilmiştir. Kitaplık hizmetinden faydalanabilmek gibi küçük ayrıcalıklar kazanmak için dahi en az beş yıl boyunca herhangi bir sorun çıkarmamış olmak gerekiyordu. Adanın çevresi güçlü akıntılarla dolu ve soğuk körfez suları ile çevriliydi. Kaçmayı daha zorlaştıran bu fiziki şartlar sayesinde güvenlik düzeyi oldukça yüksekti.

Çoğu mahkûm günün 23 saatini hücresinde geçiriyordu. Ancak temizlik gibi görevlerle dışarı çıkmalarına izin verildiğinde bu süre yalnızca bir saat ile sınırlı kalıyordu. Ana bina sık sık silahlı görevliler tarafından kontrol edilirken pencereler ve kapılar demir parmaklıklarla kaplanmıştı. Adadan kaçıp kurtulmayı başarabilmek neredeyse imkânsız görünse de tam 14 kez kaçış girişimi yaşandı.

İlk kaçış girişimi 27 Nisan 1936’da Joe Bowers tarafından gerçekleştirildi. Çöp yakma görevi sırasında adanın sınırındaki çitin üzerine tırmanmaya çalışan Bowers, yapılan uyarıları reddedince gözetleme kulesindeki bir görevli tarafından vurularak yere düştü ve ağır yaralanarak hayatını kaybetti. Bir diğer ünlü girişim ise 16 Aralık 1937’te gerçekleşti.

Theodore Cole ve Ralph Roe, endüstri binasında çalışırken penceredeki demir parmaklıkları kesip kaçtılar. Ancak bu deneme şiddetli fırtına sırasında yapılmıştı ve körfezin zorlu dalgaları nedeniyle ikisinin de boğulduğu düşünüldü.

1943'te hücrelerinden kaçarak suya ulaşmayı başaran James Boarman, Harold Brest ve Floyd Hamilton’un da aralarında olduğu dört kişilik bir grup, kaçma girişiminde bulundu. Ancak tüm müdahaleler sonrası yalnızca Brest ve Hunter yakalanırken Boarman’ın cesedi bulunamadı; Hamilton ise iki gün boyunca sahil şeridinde saklandıktan sonra teslim oldu.

John Giles’ın 31 Temmuz 1945’te gerçekleştirdiği yaratıcı kaçış planı da büyük yankı uyandırdı. Askere ait kıyafetleri giyerek gemiye binmeyi başaran Giles, geminin farklı bir yöne gitmesi nedeniyle hemen polis tarafından yakalanarak geri getirildi.

11 Haziran 1962'de, Clint Eastwood'un "Alcatraz'dan Kaçış" filmine esin kaynağı olan ünlü bir firar gerçekleşti. Frank Morris ve Anglin kardeşler (John ve Clarence), hücre duvarlarına bir delik açarak demir parmaklıklarla çevrili bir koridora ulaşmayı başardılar.

Firar planını gizlemek için kendi saçlarını kullanarak maket kafalar yaptılar ve bu maketleri yataklarına yerleştirerek üzerlerini örttüler. Planlarının devamında koridordan havalandırma boşluğuna tırmandılar, burada demir çubukları eğip çatıyı geçtiler ve su borularından tutunarak aşağıya indiler.

Kaçtıktan sonra izlerini kaybettiren mahkûmların bugüne kadar nerede oldukları hala bilinmiyor.

Alcatraz’ın cezaevi olarak kullanıldığı 29 yıl boyunca 34 mahkûm, 14 firar girişiminde bulundu. Bu girişimlerde mahkûmlardan 23’ü yakalandı, ikisi boğularak hayatını kaybederken, sekiz kişi öldürüldü.

Ancak geriye kalan beş kişi asla bulunamadı. 1946’da yaşanan bir isyan sırasında ise kanlı çatışmalar çıktı; iki gün süren bu olayda üç mahkûm ve iki güvenlik görevlisi hayatını kaybederken, 18 görevli yaralandı.

Çatışmalardan sağ kurtulan üç mahkûmdan ikisi gaz odasında idam edildi. Son olarak, 1962’de gerçekleşen ve firarilerin bulunamadığı kaçış olayı sonrasında Alcatraz Hapishanesi aynı yıl kapatıldı, mahkûmlar farklı yerlere nakledildi. 2005 yılında, dokuz yaşındaki Johnny Wilson, Katrina Kasırgası mağdurlarına yardım amacıyla Alcatraz Adası’ndan San Francisco’ya yüzerek geçmeyi başardı.

Bu mesafeyi iki saatten kısa sürede tamamlayan çocuk, dikkatleri üzerine topladı. 2008’de ise Alcatraz Cezaevi'nin yıkılması için yapılan referandumda San Francisco halkının %72’si yıkılmaması yönünde oy kullanarak adanın korunmasını sağladı.

Günümüzde Alcatraz Adası ve hapishanesi, yıllık yaklaşık 750 bin ziyaretçi çeken bir müze olarak işlev görüyor ve 1982’den beri Golden Gate Ulusal Dinlence Bölgesi’nin bir parçası olarak değerlendiriliyor.

ALCATRAZ’DAN KAÇIŞ

Alcatraz’dan Kaçış filmi, Don Siegel tarafından yönetilen ve Clint Eastwood’un başrolünde yer aldığı 1979 yapımı bir ABD hapishane dramıdır. Gerçek olaylara dayanan film, Alcatraz Adası’ndaki maksimum güvenlikli cezaevinden başarıyla tamamlandığı düşünülen tek firarı dramatize eder. Bu yapım, aynı zamanda Siegel ve Eastwood’un birlikte çalıştığı beşinci ve son film olma özelliğini taşır. Öncesinde Coogan’s Bluff (1968), Sister Sara’nın İki Katırı (1970), The Beguiled (1971) ve Kirli Harry (1971) gibi projelerde de birlikte yer almışlardır. Alcatraz Adası ve hapishanesi ile ilgili bugüne kadar IMDb kayıtlarına göre toplam 19 film çekilmiştir. Bunlar arasında en dikkat çeken yapımlar arasında Alcatraz Kuşçusu, Hapisten Kaçış ve Alcatraz yer almaktadır.

Gercekedebiyat.com