Ana rahmi bir dünya
Gün oldu unuttu bizi, gidiverdi sessizce, sessizliği yanında, Annem çağırmışmış güya, ilk inanan ağabeyim, o da artık onlarla
Ana rahmi dünyasıdır denizler ülkesinde damla varlık olanın,
O deniz ki her damlası ab-ı hayat bir anne!
Ben anneden doğumda beş, yaşamda üçüncüyüm,
Ardım sıra iki can var, yedi de hiç doğmayan.
Onlar da üzülmüş müdür başaramadık niye,
İçmedik anne sevgisi bir yudum bile diye!
Onlar için çok üzgündü, canından can gitmişti,
Yine de çok sevdi bizi onların da yerine.
Kalbindeki yara idi sevgisine doyamadan ölenler,
Kabuksuz bir yaraydı hem çok uzundu ağladığı geceler.
Çok özlemiş olmalıydı erken giden oğlunu ve kızını,
Onlar alıp gitti o yıl güzelim annemizi.
Ablam aktardıydı bize “bacağına dolanmış iki melek!”
Annem anlamış olanı, yolu cennet, çağıran çocukları.
Sonra babam, önce torun sevdi, annemin görmediği,
Biri benden, ikişer de Ömer ile Ali’den.
Gün oldu unuttu bizi, gidiverdi sessizce, sessizliği yanında,
Annem çağırmışmış güya, ilk inanan ağabeyim, o da artık onlarla.
Annem bu yıl bir oğlunu daha aldı yanına,
Şubat bizi çok üşüttü ölümün acısıyla.
Ah benim güzel annem, ölüm de güzel demişsin bize son öğüdünde,
Korkmayın çocuklarım, zaman gelir buluşuruz o asude ülkede!
Bir anneler günü daha sensiz geliyor annem, sesin kulaklarımda,
Üzülmeyin desen bile kalbim üzgün, tek oğulun özlemiyle kıskaçta.
Ünsal Çankaya
Gercekedebiyat.com