Varlık dergisinin Temmuz 2021 sayısı çıktı
Kadim Dünya İçin Anlatının Anlamı – Alper ÇekerSayfa:4 Odysseia’nın dokuzuncu bölümünde Odysseus, Tepegözlerin ülkesine gelir. Tepegöz’ün nasıl öldüğünü Homeros’tan öğreniyoruz ama nasıl doğduğunu Oğuzname’den öğreniriz. Doğrusu bu pek de şaşırtıcı değil, çünkü Herodotos’un Tarih’inden antik Yunanların İskitlere ve onların savaşçı kadınlarına (Amazonlar) olan ilgisini biliyoruz. Modern Sinemada İmgelerin Gerçeğe Saldırısı – Fatma BerberSayfa:7 Sinemasal anlatılarda her zaman sorun çözülmez. Klasik hikâyelerde hep bir çatışma vardır ve bu çatışma bir biçimde çözülür. Oysa modern sinema klasik anlatının bu biçimini tersyüz eder. Olay örgüsü ilerlese de ana sorun çözülmemiştir. Bu anlatılar, Kovacs’ın deyimiyle dairesel yörüngedeki anlatılardır. Belgesel Filmde Çatışma Bölgelerinde Gerçeklik Üretimi – Zeynep KeçecilerSayfa:11 Çatışma sonrası coğrafyaların ‘belgeselde hikâye’ anlatımını nasıl şekillendirip dönüştürdüğünü iki belgesel yapım üzerinden ele alacağız. Farklı coğrafyalarda, çok farklı koşullarda çekilen üç filmin çözümlemesini yaparken geleneksel belgesel sinema yapımcılığından sinemaya, sinemadan “cinéma vérité”ye kadar belgesel anlatım türlerinin nasıl ve nereye kadar denenebileceğini, coğrafyanın travmalarının yönetmene bu konuda ne kadar izin verdiğini tartışacağız. Mağara Duvarlarından Yeni Medyaya: Hikâyenin Gücü – Uğur ErbaşSayfa:15 Son yıllarda dünyanın farklı noktalarında yeni medya hikâye anlatıcılığıyla ilgili atölyeler düzenlenmeye başlandı. Dijital hikâye üreticileri bu atölyeler sonunda eserlerini internet üzerinden insanlara ulaştırma şansına sahipler. Ayrıca hiper metin denemeleriyle çevrimiçi okuyucular hikâye akışlarını kendi seçimleri doğrultusunda istedikleri yöne doğru çevirebilmekteler. İnternetin gelişimiyle bilgisayar oyunlarında katılımcılar dünyanın herhangi bir noktasından kullanıcılarla birlikte istedikleri karakterlere bürünüp hikâyenin içinde kendi kaderlerini çizebiliyorlar. 2021 Yaşar Nabi Nayır Gençlik ÖdülleriSayfa:19 Varlık dergisi olarak 1933’ten günümüze özenle sürdürdüğümüz ‘edebiyatımıza yeni değerler kazandırma’ çabası, 88. yılımızda da edebiyatseverleri yeni imzalarla buluşturuyor. Bu yıl şiir dalında Emre Söylemez, öykü dalında ise Elif Nur Aybaş ödüle değer görüldü. Yaşar Nabi Nayır Gençlik Ödülleri’ne katılım her yıl olduğu gibi yine yoğundu. Şiir dalında ödüle aday olan 209 dosyadan 56’sı ön elemeyi geçti ve Âdem Göktaş, Ahmet Hazar Ertaç, Basri Özakın, Batur Ozan Togay, Emre Söylemez, Ezgi Şimşek, Hasan Temiz, Hüseyin Serhat Arıkan, İ. Usame Yördem, Mert Tutucu, Mutlu Merve Başkaya, Orhan Can Kul, Tahsin Aladağ, Zeynep Bayırtepe’nin dosyaları seçici kurul tarafından toplantılarda tartışmaya açıldı. Zeynep Uzunbay, Nilay Özer, Seyyidhan Kömürcü, Ali Özgür Özkarcı ve Mehmet Erte’den oluşan şiir seçici kurulu yaptığı değerlendirme sonucu ödülü oy çokluğuyla Emre Söylemez’in “Hoş Koku” adlı dosyasına verdi; Ezgi Şimşek’in “Aynalar Sular Doğramacılar”, Batur Ozan Togay’ın “Damarlarımda Dolaşıyor Yüz Bin Balık”, Hasan Temiz’in “Tükeniş Orkestrası” adlı dosyalarını ise ‘dikkate değer’ buldu. Öykü dalında ödüle aday olan 94 dosyadan 36’sı ön elemeyi geçti. Seçici kurul tarafından toplantılarda tartışmaya açılan dosyalar Alp Türkol, Atakan Boran, Canan Sancak, Elif Nur Aybaş, Eris İnal, Fatma İşler, İbrahim Alp Okur, Oğul Barış Caniklioğlu imzalarını taşıyordu. Nursel Duruel, Mehmet Zaman Saçlıoğlu, Hatice Meryem, Pelin Buzluk ve Selçuk Orhan’dan oluşan öykü seçici kurulu, ödülü oy çokluğuyla Elif Nur Aybaş’ın “Çocukluk Ormanına Beş Olta” adlı dosyasına verirken, Canan Sancak’ın “Kızıl Su”, Alp Türkol’un “Kayık Hüsnü” adlı dosyalarını ‘dikkate değer’ buldu. Ödül alan ve dikkate değer bulunan isimleri kutluyor, söyleşi, şiir ve öykülerini yayımlıyoruz. Emre Söylemez ile Söyleşi – VarlıkSayfa:20 Bence şiir, bilgilerimizi sergilemek için var olan bir kurum değil. Bir şey ile bağ kuracaksa bu sezgi olabilir. Şiirler – Emre SöylemezSayfa:23 Şiirler – Ezgi ŞimşekSayfa:24 Şiirler – Hasan TemizSayfa:25 Şiirler – Batur Ozan TogaySayfa:26 Elif Nur Aybaş ile Söyleşi – VarlıkSayfa:27 Kurmaca yazmak ile inişi çıkışı bol, uzun bir ilişkim oldu. İsmail (Öykü) – Elif Nur AybaşSayfa:30 Kayık Hüsnü (Öykü) – Alp TürkolSayfa:38 Smirna Meydanı (Öykü) – Canan SancakSayfa:42 Bir Zamanlar Kadıköy (3): Arif Damar Metin CengizSayfa:47 İçinde ebedi gençlik ateşi yanan biriydi, yüreği yaşlılığı kabullenemiyordu, gençlerle birlikte oturup kalkmak ona mutluluk veriyordu, yaşlılarla oturmak içini sıkıyordu. Yoksul bir aileden geliyordu, eğitimini tamamlayamamış, gözaltılar, tutuklamalar, gözdağları, takiplerden yakasını kurtaramamıştı, yetenekliydi, angaje bir şairdi ancak yeniliklere de açıktı. Şiirler – Carol Ann DuffySayfa:51 Edebiyatımızda Bir Anıt: Cevdet Kudret – Oğuz DemiralpSayfa:52 Cevdet Kudret’in romanda Kürt ve Ermeni konularını gözüpekçe işlemiş olması önemlidir. Aslında bunu yapması romanının izleksel bir gereğidir, ama başka bir yazar o konulara girmez, kimse de neden girmediğini sormazdı. O dönemlerden en azından 1960’lara kadar solculuğun nerdeyse suç sayıldığı bir ortamda yaşayan bir aydındır Kudret. Solok soyadını da ailesi zarar görmesin diye bırakmıştır. Edebiyat Gündemi: Tanpınar 120 YaşındaSayfa:55 Tanpınar ve Sahnenin Dışındakiler – Kemal AteşSayfa:55 Sahnenin Dışındakiler, siyasal ya da tarihsel konuların en çok tartışıldığı romanıdır Tanpınar’ın. Yalnız saray değil, özellikle Mahmut Şevket Paşa’nın öldürülmesini bahane ederek baskıcı bir yönetim sergileyen İttihatçılar da eleştirilir. Tanpınar ve İdeoloji mi, Tanpınar ve Müzik mi? – Erendiz AtasüSayfa:58 Tanpınar’ın bir dönem, soldaki kimi çevrelerce neredeyse gerici addedilmesi ve 12 Eylül’den sonra sağdaki kimi çevrelerce “muhafazakârlık” timsali olarak yüceltilmesi, Oktay Rifat’ın, “az gelişmişliğe” dair acımasız çözümlemesinin en nazik cümlesiyle dile getirdiği “aydın az gelişmişliğini” mi örneklemektedir acaba? Bellek: “Sivas’ı Dökülmüş Ülke: Metin Altıok’u Hatırlamak” – Zeynep Altıok Akatlı - Seyyidhan KömürcüSayfa:65 Tuğba Doğan Metinlerinde Hakikatin Dili – Hande BalkızSayfa:70 Tuğba Doğan “Nefaset Lokantası” ve “Musa’nın Uykusu”nda farklı kimlik alanlarındaki birikimini estetik düzleme taşır. Kurmaca gerçekliğindeki an’lara, hatırlayışlara, rüyalara özgün formlar verir. Şiirler – Niki MaranguSayfa:76 Sinema ve Edebiyat: Lale Mansur ile Söyleşi – Burak SümeSayfa:80 Roman okurken kafanızda canlandırdığınız dünyayı sinemada bulmanız çok zor. Genco Gülan ve “Biometrik Resimler” – Mine BicanSayfa:84 Genco Gülan’ın yaratım alanını, viskozite yani ‘yüzey gerilimi altında deforme olmaya karşı gösterdiği direncin ölçüsü’ olarak görüyorum. Bu, her kalıba uyum sağlayan, sığan bir ölçü. Başka bir anlamda ise Non-Newton Akışkanları’nı çağrıştırıyor. Gülan ise, çalışma alanını/ disiplinini “görsel düşünsellik” olarak adlandırıyor. Buradan bir sentez yapacak olursak, kendi tanımı terazinin teori kısmını doldururken, benim yaptığım tanım ise onun bahsettiği görsel düşünselliğin pratik kısmını yansıtıyor. Yeni Şiirler Arasında – Şeref BilselSayfa:87 Yeni Öyküler Arasında – Jale SancakSayfa:88 Emanet (Öykü) – Ayla Burçin KahramanSayfa:90 Ölüm Bizi Hatırlasın Diye (Şiir) – Yavuz Savaş KayhanSayfa:91 Yoktu Babam (Şiir) – Türkan YazıcıSayfa:92 Etkisi Olan Şeylerin Tepkisi (Şiir) – Vedat BargaSayfa:93 Soruşumlar (Şiir) – Gizem ÜnelözSayfa:94 Varlık KitaplığıSayfa:95 “Gidilmemiş Bir Yol” / Tuğrul Tanyol – Sinan BakırSayfa:95 Gidilmemiş Bir Yol, söz varlığı, imgesellik, biçim, izlek gibi yönlerden Tuğrul Tanyol şiirinin gelişim evrelerine uygunluk gösterir. İmgesel anlatımın yalınlaşması beraberinde duygu ve düşünce derinleşmesini de getirir; izlekler, yeni görüş alanları üzerinden tartışmaya açılır; imgeler, yaşamı deneyim ve gözlem düzeyinde aktarır. “Anılarda Sait Faik” / Haz.: Adil İzci – Rüstem KurtoğluSayfa:97 Sait Faik’in çoğu yakın çevresinde bulunmuş yazarların anılarından oluşan bu yapıttan, okur olarak Sait Faik’in yaşamına ve yazınsal kişiliğine ilişkin ilginç bilgiler ediniyor, yazınımızın yakın geçmişine uzanan coşkulu yolculuklara çıkıyoruz. Ahmet Bozkurt ile “Şiirlerde İstanbul” Üzerine Söyleşi – Çağla AğırgölSayfa:99 Şiirlerde İstanbul, şiir ve şair seçiminin yanı sıra İstanbul’u bir bütün olarak tüm özellikleriyle; tarihiyle, folkloruyla, yaşam biçimiyle, insan manzaralarıyla, kentin görkemi karşısında duyulan hayranlıkla, sosyolojisiyle, psikolojisiyle ve ihtişamıyla da sefilliğiyle de sadece bir övgü dizgesi olarak ele almayan şiirlerle dolu. En önemli tarafı da kuşkusuz yalın ve en gerçekçi yönüyle İstanbul’u resmeden halk şiirine yer vermesi. Bizans dönemi şiirinin yanı sıra divan, halk ve Cumhuriyet dönemi şiir verimine kucak açan bir antoloji. “Plasebo” / N. Mehmet Erözenci – Ali BulunmazSayfa:101 Erözenci, Plasebo’da, hem kendisinde kaybolan hem de kendisini kuşatan, sarıp sarmalayan politik ortamda tutsak kalan; mutlu olduğuna inanan fakat bu inancın sarsılmasıyla bocalayan bir grup insanla buluşturuyor bizi. Gerçekler ve yalanlar birbirine karıştığında bocalama derinleşiyor. İsmail Afacan, Sibel Öz, Naim Dilmener, Anıl Sayan, Pınar Fontini, Nil Sakman, Hakan Güngör ve Arzu Eylem ile “Arabesk Yeniden” Üzerine Söyleşi – Özlem ErtanSayfa:102 Arabesk sadece bir müzik türü değil, sosyal, siyasi ve ekonomik koşulların da etkisiyle ortaya çıkan bir kültür ve yaşam biçimi. 90’larda etkisini yitiren arabesk, 2000’li yıllarda yeniden yükselişe geçti. Peki bunun nedenleri nelerdi ve sonuçları ne oldu? Sibel Öz ile İsmail Afacan’ın hazırladığı, konusunda uzman isimlerin zihin açıcı yazılarının belli bir düzen içinde sunulduğu Arabesk Yeniden bütün bu soruların yanıtlarını arıyor. “Sahte Umutlar” / Murat Tuncel – Zerrin OktaySayfa:105 Sahte Umutlar bilimkurgu değil, günümüz gerçeklerini anlatıyor ama bilimkurgu romanlarıyla aynı tadı veriyor. Esma Ertel ve Mehmet Güleryüz ile “Dünya Çocuklarına Günaydın” Üzerine Söyleşi – Zeynep ŞenSayfa:106 “Dünya Çocuklarına Günaydın” Mehmet Güleryüz’ün 1968’de yaptığı, daha önce kimsenin görmediği birtakım çizimler üstüne Esma Ertel’in kurguladığı bir çocuk kitabı projesi. Ertel ve Güleryüz, “Dünya havadan, karadan ve sudan çok daha fazlasıdır çocuklar,” diyorlar. “Cıs” / Hakan Sarıpolat – Metin NartSayfa:108 Hakan Sarıpolat’ın ilk kitabı olan Cıs, sekiz öyküden oluşuyor. Öykülerin çoğunu büyülü gerçekçi kurgularla tasarlamayı tercih etmiş yazar. Kurmaca içinde kurmaca diyebileceğimiz mikro hikâyelerle, üst-kurmacalar oluşturduğu öykülerde post-modern tekniğe başvurmuş. “Bir Ben Bir Yokuş” / Suat Taşer – Deniz YılmazSayfa:110 Suat Taşer, 1940 kuşağı şairlerinden, toplumcu şiirin öncülerinden. İlk dönem şiirlerine hakim olan bir arada yaşama tutkusu, belli bir zaman sonra yerini bireysel yaşamın anlatısına bırakıyor. Taşer’in tiyatro merakı, şiirleriyle atbaşı gidiyor, hayata bakışını belirleyen bu iki uğraş, şairi besleyip sanatını zenginleştiriyor. Naif bir aşkı ya da kolektif bir hareketi anlattığı dizelerinde bu zenginliği hissediyorsunuz. Müjde Bilir’in yoğun çabası ve büyük emeği sayesinde, Bir Ben Bir Yokuş adıyla yayımlanan tüm şiirlerinin toplandığı kitapta, Taşer’in poetikasını en geniş haliyle görebiliyoruz. Küresel Haberler... – Zeynep ŞenSayfa:111 Gerçekedebiyat.com
YORUMLAR