Son Dakika



Şimdi düş gözlü kadını yaşıyorum

Agdenes (*) kayalıklarındaki deniz fenerindeyiz

dışarıda buzdan bir gece

ve amansız fırtına, kayalıklarda ıslıklanan

 

şimdiki dünyamız

yorgun bir tahta masa ve iki tunç şamdan

heyecanla titriyoruz...

 

insanlık ufukta ürkekçe yeni sayfalar açıyor

günlüklerde tutku ve kirlilik

ateşi alınmış heyecanlar

ve çöküş var günlüklerde

günlükler kuşkulu

görüyoruz

 

düş gözlü kadına daha bir yaklaşıyorum

turkuaz ve çivit mavi gözleri

karlar üstünde uçarcasına bir tüy gibi gelmiş

beyaz bir elbiseye sarılı

saçları sarkıtlar

kirpikleri dikitleri andırıyor

ak pak teni

ve pırlanta gibi parlıyor gözleri

böylesine gelişi hiç kimselerin farketmemesi

normal değil mi?

 

şimdi Agdenes deniz fenerindeyiz

saatler 24:00 ve dışarıda donduran bir fırtına

dünyamız bir yorgun tahta masa ve iki tunç şamdan

ve Hannah Ryggen’nin (**) ‘Ana kalbi’ renklerinde günlükler

 

Österott Şatosu’nun arka odasında iskeletler

şerbetçi otuyla sarmalanmışlar

ve o beş tabut nasıl da umutla bakıyor geleceğimize

yorgun bir gezegeni titreyerek ruhlara teslim ediyoruz şimdi

 

tüm umudumuz o mutlu iki kardeş

ve eski masallar okuyoruz onlara

meleklerden övgüler kazanıyoruz

yaşamı umutla onarmak amacımız

birlikte

 

deniz - gök aydınlanıyor ağır ağır

bir bir kayıyor yıldızlar

 

Atlantik kabarıyor ve çağlıyor

birlikte kucaklıyoruz yeni yılı...

 

söyle düş gözlü kadın

insanlığın kestirememesi bütün bunları

anlatamamak istediklerimizi

ve farkedememesi seni kimsenin

 

n o r m a l   d e ğ i l   m i y d i  . . .

 

hiç kimseye hissettirilmemesi savaş sancılarının?...

 

(*) Orta Norveç'te Atlantik Okyanusu kıyısında bir yerleşim birimi

(**) Norveçli yerel bir kasnak işi sanatçısı

 

Cem Güneş 

Gerçekedebiyat.com

ÖNCEKİ HABER

BENZER İÇERİKLER

YORUMLAR

Yorum Yaz

Kişisel bilgileriniz paylaşılmayacaktır. Yorumunuz onaylandıktan sonra adınız ve yorumunuz görüntülenecektir. (*)