Prof. Dr. İlber Ortaylı, "Bugün etrafımızdaki coğrafyalar kaynıyor. Bunlar içinde Türkiye en iyi durumdaysa ve barışını kısmen de olsa sağlayabiliyorsa bu büyük bir başarıdır. Cumhuriyet’in hayali budur." diye yazdı.

Ortaylı Atatürk'ün Cumhuriyet fikriyle ne zaman tanıştığının mamma olduğunu vurguladıktan sonra bunun iki tarihi nedenle açıkladı: "Birisi kendisinin İttihat Terakki’nin merkez heyetiyle ciddi tartışmaya girdiği ve İttihat Terakki’nin Sultan II. Abdülhamid devri diktatoryası aratacak bir yola girmesini hissetmesidir. Hareket Ordusu’nu kurmay başkanı olduğu sıralarda bu kargaşayı gördüğü 1911-12’den itibaren parti diktatoryasını tasvip etmediği açıktır. İkincisi doğrudan doğruya Osmanlı saltanatının fiilen sona erdiğini, bu imparatorluğun mazisindeki parlak günlere yakışmayacak bir mecraya ister istemez gidildiğini gördüğü Mütareke dönemidir."

Atatürk'ün Cumhuriyet düşüncesine girmesini, "Amasya Tamimi’nden itibaren cumhuriyet kavgasına girdiği artık açıktır." diye saptayan Ortaylı "Cumhuriyet onun için her şeyden evvel anayasa ve kanun demektir, meclis demektir." diye vurguladı.

ATATÜRK'ÜN 100 YILLIK HAYALİ

Ortaylı Atatürk'ün hayali olduğunu da yazarak şunları vurguladı: "100 yıllık hayalin içinde Türklerin hem Türk tarihine, Şark tarihine ama hem de dünya tarihi ve coğrafyasına hâkim olması düsturu vardır. Ona göre dünyayı bilmeyen, ona fikren ve malumat olarak hükmetmeyen bir ulusun büyük milletler arasında yeri yoktur… Bu nedenledir ki hayalinin ilk parçası olan Osmanlı mevcudiyetinde bulunan fakat dağınık olarak yaşayan Batı müziği, opera, klasik dillerin öğrenimi, arkeoloji, dünya tarihi gibi konuları müesseseleştirmek onun gerçekleştirmek istediği hayallerindendir. Gerçekleştiğini kısmen gördü, kısmen ölümünden sonra bunlar devam etti. Ama şunu söylemek gerekir; Cumhuriyet tarihi içerisinde Gazi Paşa’nın mirasındaki bu önemli kısmı unutan da yine bizleriz. Onu terk ettik, o mirasın ne kadar güçlü olduğunu henüz fark edemedik ama edeceğiz. 

"İdeali olan şeylerin bazıları onun devrinde gerçekleşmeye başladı, bazıları da onun arkasından. Tabii bilimlerde, coğrafya, mühendislikte ve tıpta bu kadar kuvvetli bir ülkeyi tahayyül etse de gerçekleştiğini görmek zordu. Bu dalların kökü ondan 100 sene evveline gittiği için bunların acilen gerçekleştirilmesini de istiyordu."

CUMHURİYETİMİZİN GERÇEKLEŞTİREMEDİKLERİ

İlber Ortaylı başardamadıklarımızı, "Bugünün Türkiyesi’nde insanların her birine fırsat veremeyen, özelleşen, kapalılaşan, imtiyaz sağlayan fakat kalitesiz bir şekilde artan eğitim kurumları onun düşüncelerinin aksinedir. Kendi devrinde maarif alanında daha büyük işler yapılmakta en azından ümit verici, göğüs kabartıcı bir durum sözkonusuydu. Cumhuriyet’in bundan sonra dikkat edeceği konu; istihdamda nepotizmi, adam kayırıcılığı, akrabacılığı ve yerelciliği ortadan kaldırmaktır."
Ortaylı herkesin bildiği ama açıkça dile getirmediği bir eksiğimizi, "Cumhuriyet’in bundan sonra gerçekleştireceği şey millî entelektüel sınıfın, entelektüel ölçülere kavuşması, var olan mizahi zekâsının, atılganlığının hayata tatbikidir. Türkiye’nin entelektüel sınıfı, sınıf değil bir zümredir, gruptur ama bağımsız bir grup olmalıdır. Partilerin hizmetinde, o yolda yön değiştiren değil, onlara yön veren insanlar olmalıdırlar. Bunu en önemli özellik olarak görüyoruz. Bunun gerçekleşmesi şüphesiz ki henüz bir imparatorluğun üzerine kurulan genç Cumhuriyet’te söz konusu olamazdı. Bundan sonra neden olmasın?" 
Gerçekedebiyat.com

ÖNCEKİ HABER

BENZER İÇERİKLER

YORUMLAR

Yorum Yaz

Kişisel bilgileriniz paylaşılmayacaktır. Yorumunuz onaylandıktan sonra adınız ve yorumunuz görüntülenecektir. (*)