Memleketimden cinayet manzaraları / Erdinç Gültekin
Ekonomist, geçenlerde ülkede artık kan dondurmayan cinayetler için, rakı içenleri hedef göstermiş. Rakı içenler içip içip cinayet işlemektedir öyle mi? Tabi rakı içenler cinayet işlemez diye bir ezberimiz yoktur lakin duruma bir parça bilimsel gözle bakalım.
Birincisi, rakı uzun zamandır lüks içki olmuştur. Bırakın işçiyi-işsizi, devlet memurları bile onu haftada bir-iki kez içebilmektedir; o da evinde uslu uslu içerse. Artık kan dondurmayan cinayetlerin sahipleri ise yoğun şekilde AKP'nin oy deposu gecekondularda yaşamaktadırlar. Göç çocuklarıdır. Kendilerini bildiklerinden beri kimlik sorunları yaşamaktadırlar. Yoklukla büyümüşlerdir. Toplumsallaşamamanın verdiği acı, psikolojilerinde kalıcı kompleksler bırakmıştır. Bünyelerinde yanlış zamanlarda yanlış yerlere harcadıkları ya da harcayacakları yoğun bir kin tabakası vardır. İşte tüm bu ve benzeri durumların sonucu, yirmi yaşındaki delikanlı adayı yirmi liralık haptan iki tane atmış, biraz da biralanmış; kız kardeşini, kız arkadaşını ya da yoldan geçmekte olan birine kilitlenip onu kesmiş, doğramış ya da yaralamış ve karakolda dayağı yerken olayı hatırlamadığını söylemektedir. Bu psikolojideki gençler ya da insanlar diyelim şehrin merkezlerinde yer alan barlara, kafelere de içlerine yapışmış o yabancılık duygusu nedeniyle girmezler pek. Ekonomistin bahsettiği cinayetlerden bazıları da bu gençlerin kendilerine ortam bulabildiği izbe pavyonlarda meydana gelmektedir. Ekonomistin hedef gösterdiği rakı balıkçılar ya da kafeciler yani midye-biracılar işinde gücünde, şirketiyle, bürosuyla meşgul, bu ülkenin avukatı, mühendisi, doktoru; çoluk çocuğuna sağlıklı bir yarın bırakma derdinde olan aileleridir. Ve onları en çok korkutan da ne deprem ne yangındır. Bu rakıcı ve biracıların büyük korkusu, kinlerini kusmak için yer arayan, hava karadı mı yirmi liralık hapları patlatan elemanlardır. Ve artık bir çoğumuzun korkusu çocukluktan yeni çıkmış bu çocuklar değil mi? Evlendikleri vakit boşanmak isteyen eşlerini öldürenler de bu çocukların abileri, amcaları, babaları değil mi? Gercekedebiyat.com
YORUMLAR