Hıncal Uluç'un 15 Eylül 2020'de Sabah gazetesinde yazdıkları şöyle:

Sakarya Valiliği, harika bir örnek verdi ülkeye geçen hafta. Korona tedbirlerini ihlal edenlere, 900 lira para ve 3 gün karantinada kalma cezası yanında 10 tane kitap okuma zorunluluğu getireceğini duyurdu.

Medyamız bu "Kitap Okuma" işini alkışlarla duyuracağına tam tersini yaptı günlerce..

"Kitap okuma ceza olur mu" diye kıyamet kopardılar. İtiraz edenler de, yayıncılar, kültür ve sanat yazarları..

Yuh olsun alayına, topuna..

Bu ülkede hemen her sorunun başının "Eğitimsizlik" olduğunu söylüyoruz. Peki eğitim, okul demek mi, sadece..

Ben bu köşeye geldiğim 1990 yılından beri, beni ben yapan şeylerin başında okuduğum kitapların geldiğini yüzlerce defa söylemedim mi, yazmadım mı?:

Hasan Ali Yücel'in Dünya Klasikleri, Abdullah Ziya Kozanoğlu ve Nihal Atsız'ın, tarihimiz ve insanımızı anlatan destan kitapları.. Paraya değil, insana değer vermeyi ve kadını yüceltmeyi öğreten Alexandre Dumas ve Michel Zevaco imzalı şövalye romanları, ufkumu açan Jules Verneler başta yüzlerce kitaptan söz etmedim mi?.

Biraz "Hukuk bilir misiniz?."

Bizde de, dünyada da hukuksal ad, "Ceza ve Islah Evleri"dir, "Hapishane" dediğimiz kurumun..

Çünkü Ceza'nın ruhunda bedel ödetmek değil, önlemek vardır, bir. Suçluyu ıslah etmek ve topluma kazandırmak vardır, iki..

Islah etmenin en iyi yolu nerden geçer?. Eğitmekten.. Peki Eğitim kapısı?.

Okumak..

Kitap okumak..

Yürekten kutlarım Çetin Oktay Kaldırım Valim!. Örnek vali oldunuz!.

Bir Ankara yolunda size uğrayıp, bir kahvenizi içmek isterim!.

ÖNCEKİ HABER

BENZER İÇERİKLER

YORUMLAR

Yorum Yaz

Kişisel bilgileriniz paylaşılmayacaktır. Yorumunuz onaylandıktan sonra adınız ve yorumunuz görüntülenecektir. (*)