ankara yolundayken hatırladım seni

olan hızını toplamış gidiyordu tren

önümde uçsuz bucaksız bozkır uzanıyordu

dağlarda duman kar

dağlar ve bozkır üşüyordu

 

ankara yolundayken hatırladım seni

ölümün sana bu kadar yakın

bu kadar amansız oluşuna şaşmadan

ve ürpermeden

korkmadan

kedersiz

ama hazin bir şarkı gibi duyarak ölümü

ve bana

ellerinle sardığın sigaradan

acemi bir duman alışla yaktığım gözlerimi

siler gibi

çıkarıp gözlüklerimi sildim gözlerimi

ankara yolundayken hatırladım seni

bozkır bitmiyordu

dağlar Dumalıydı dumanı gitmiyordu

seni bir gün bana öldü demesinler

gözlüklerin düşmesin

kırılmasın

sevdiğin ağlamasın

seni bir gün bana öldü demesinler

günle bir yağmurcasına boşanan

şiirlerin var yazılacak

belki odanda sulanacak bir çiçek

bir kitap var açılıp okunacak

gerçi

sen ölmekle durulmaz bu nehir

adın kalır düştüğün alanlara

evlerde

meydanlarda

gönüllerde sevgin

ve kısacık yaşanmış dolu bir ömrün

dolu bir arkadaşlığın

izi kalır

anısı

ve uzun bir yaz yağmurundan sonra bir gün

nasıl açarsa gün

öylesine açar ki sevdamız

kavgamız

öylesine açar ki çiçeklerini

fakat o zaman

o zaman öldüğüne daha çok yanarım

seni sakın öldü demesinler

 

ölüm

ölüm seni dostlar başından

ölüm

seni

yeller alsın 

(Türkiye Yazıları, sayı: 33, Aralık 1979, s.9)

KADRİ ÖZTOPÇU KİMDİR?

 (1954-2020), Samsun’da doğdu. İlk şiirleri 1973-1980 yılları arasında çeşitli dergilerde yayınlandı. Reklam yazarlığı yaptı. Yanlış Hikâyeler (2006) adı altında topladığı öykülerinde, süzülmüş yaşam deneyimi ve olgun anlatım diliyle kısa sürede ilgi çekti. Çarpık kentleşmenin doğaya ve insana yaptıklarını destanlaştıran Saklıköy’ün Kuşçusu, yazarın ilk gençlik kitabı. Son öykülerini topladığı Kuş Oltası (2009) adlı kitabı, 2010’da öykü dalında Cevdet Kudret Edebiyat Ödülü’nü kazandı.

Gerçekedebiyat.com

ÖNCEKİ HABER

BENZER İÇERİKLER

YORUMLAR

Yorum Yaz

Kişisel bilgileriniz paylaşılmayacaktır. Yorumunuz onaylandıktan sonra adınız ve yorumunuz görüntülenecektir. (*)