I.

Sarışın bir eylülle açıldık denizlere

uğurlayıcılarımız yalnız martılar

ve balıkçı tekneleriydi

şimdi bağrındayız dalgaların

biz çağdaş Pîri Peisler…

II.

Sis çöker maviliklere ürperirim

durulanıp denizlere yönelirim sonra

türküler adarım kayalıklara

artık sokaktasın

savrulur imbatlarda saçlarım

martılar omuzdaşım

umudun adını yaz çocuk

III.

Yangınlarda yüreğimi dağlayıp

duman üflerim geceye karşı

sonra alırım gitarımı elime

okyanuslar aşarım ezgilerimle

IV.

Usta bir yontmaçtır deniz

dayançla bezer kayaları

bazen dingin, dürtüsüz

bazen baran, köpük köpük

V.

Kopkoyu,

karanlık sular

küçük balıklar yüzüyor

yakamozların yansıması pulcuklarında

binlerle küçük gölge

okyanusun sessizliğinde

gidiyorlar denizatlarını sorgulamaya

VI.

Onlardan arta kalan

buruk bir söylencedir şimdi

savruldular hırçınlığında dalgaların

karaya vurdular ışıldarken okyanuslar

VII.

Ne zaman yalnız bir orkinos görsem

o anı anımsarım

boğazıma düğümlenir garip bir sevda

buruklaşır türkülerim

utanırım ağlamalara

VIII.

Batık gemiler gördüm, yaslı gemiciler

serseri mayınlarla yaralı, vurgun yemiş

bir martı sürüsü geçti ötelerden

bir yunus bronz bir türküye başladı

IX.

Gemiler de ölürmüş

derdi kaptan babam

sonra gömerdi gözlerini

seyir defterlerine

X.

Yosunlar ilk tufandan beri

düşmandır gemilere

tutuklarlar onları

dolanıp gövdelerine

XI.

Doklarda türküler söylenir:

“Gemiler yaptım

saldım dalgaların şiirselliğine

umursamazlar hırçın suları

sevdalardır yelkenleri”

XII.

Rivayet olunur ki birdeniz kızı

dinginliğinde okyanusun

büyülermiş gemicileri

su perileri örermiş saçlarını

böyle mi yazılırmış efsanelerde?

XIII.

Gemiler gördüm prangaya vurulmuş

Saragossa mahpushanelerinde

müebbete mahkûmdurlar

ve gemiler vardır

zamansız ölen

XIV.

Kara göründü dediler inanamadım

koşaradım tırmandım serenlere

(Liman ve kuşlar, geri dönmüştük)

karşılayanların ellerinde menekşeler

XV.

Yatağım bunaltıyor, uyuyamıyorum

kalkıp bir sigara yakıyorum

gece beni yakıyor

aynalara bakıyorum

gri bir yağmur damlası sıçrıyor suratıma

saçlarıma dokunuyorum

tuz kokuyor

karaya vurmuş mors balığı gibiyim,

                                   içim sıkılıyor

bir gün döneceğim okyanuslara

bir gün döneceğim,

bir gün

bir…

Mehmet Ali Baştuji
(Türkiye Yazıları, sayı: 64-65, Temmuz-Ağustos 1982, s.26)
Gerçekedebiyat.com

ÖNCEKİ HABER

BENZER İÇERİKLER

YORUMLAR

Yorum Yaz

Kişisel bilgileriniz paylaşılmayacaktır. Yorumunuz onaylandıktan sonra adınız ve yorumunuz görüntülenecektir. (*)