Lenin, Felsefe Defterleri'ne Napolyon’un şu sözünü not etmişti: “Top, feodaliteyi öldürdü. Modern toplumu da mürekkep öldürecek.” Yazının ve yazarın gücü sorununa, dünyanın çehresini değiştiren düşünce ve eylemlerin adlarına bağlı olduğu Napolyon ile Lenin’in bu saptamasıyla başlamakta yarar var. “Düşünceler ancak kitlelerce benimsendiğinde maddi bir güce dönüşürler”, bu da, Lenin’in sözüdür.

 

Napolyon topla tüfekle, Lenin yazıyla yeni bir dünyanın kurulmasında önderlikleriyle tarihe geçtiler.

 

Her iki dehadan da alabildiğine öğrenen ve etkilenen Türk ve Rus aydın kuşakları yaşadı. Dünyanın ilk büyük işçi sınıfı devrimi, 1917 Ekim’i, büyük ölçüde bir kitap ve yazı devrimiydi. Bu devrimden yaklaşık yüz yıl önce Rusya’da, Dekambristlerin, bir ayaklanmaya girişen genç subayların ilham kaynakları arasında ilk sırada ise Napolyon vardı. 1812’de ordusuyla Moskova’ya kadar gelen Napolyon’la savaşan Rus ordusunun subayları, düşmanından iyi bir ders almışlardı. Tolstoy’un Savaş ve Barış'ı bu dersleri roman haline getirmiştir.

 

Lenin’in “Rus devriminin aynası” dediği Tolstoy ve öteki gerçekçi Rus yazarlarının 19. Yüzyıl boyunca yazdıkları, düşüncelerin kitlelere taşınmasında ve benimsenmesinde büyük işlev yüklendi; 1905 ve 1917 devrimlerinde bu düşüncelerin maddi bir güce dönüşümünü görüyoruz.

 

 

SİLAH İLE MÜREKKEP

 

Bizim uzun 19. Yüzyılımız da büyük ölçüde düşünce ve yazının damgasını taşır. Tanzimat’ın önde gelen aydınları Şinasi ve Ziya Paşa, okuryazar sayısı çok kısıtlı bir toplumda gazete ve şiirle büyük hareket yaratmışlardır. Arkasından gelenler, Namık Kemal, Recaizade Ekrem, Şemsettin Sami, Samipaşazade Sezai, Nabizade Nâzım, Ahmet Mithat Efendi yazıyı etkili bir eylem aracı yapmışlardır. Bunlara Tevfik Fikret, Halit Ziya, Ömer Seyfettin, Halide Edip’i de eklersek, 1923 Cumhuriyetini kuranlar, büyük ölçüde bu edebiyattan ilham alarak devrimci düşünce ve eylemle buluşmuşlardır.

 

Bir silah türünden mürekkep, eski ve yeni, feodal ve kapitalist toplumu sarsmaya başlamıştı. Yazı silahların yönünü ve kararlılığını belirliyordu. Düşüncelerin maddi bir güce dönüşmesi için durmaksızın okumak ve yazmak gerekiyordu. O yüzden Cumhuriyetle birlikte, Tevhid-i Tedrisat ve bu gereklilikle yeni alfabe, diyebiliriz.

 

Toplumuna sorumlu ve gerçekçi bir edebiyat 20. yüzyılın başında yeni bir insanın umudunu ve öfkesini taşıyordu. Nâzım Hikmet, şiirleriyle devrimin somut alevi olmuş, tütüyordu. Egemen sınıflar da Napolyon’un sözünün anlamını kavramışlardı, yazar ve aydın sürekli baskılanıyordu. Namık Kemal’den beri ve Nâzım Hikmet’le birlikte, Yalçın Küçük’e kadar, 19. ve 20. Yüzyılın yazar aydınları sürekli baskı ve hapishaneyle yüzyüze yaşadı. Yazarlık, bu topraklarda başkaldırı ve direnişle özdeş hale geldi.


Yazarlarımız hiçbir zaman halkı ezen, ülkeyi emperyalistlerle işbirliği içinde savaşlara sürükleyen sömürücü sınıflara karşı bayrağı elden bırakmadı. Yazmayı, örgütlenmeyi, mücadele etmeyi hep sürdürdü.

 

 

TYS'NİN GÜCÜ VE GÜÇSÜZLÜĞÜ

 

Günümüzde ise, kapitalist toplumu yıkmaya çalışan değil, onun yıkıntısına uğrayan bir yazar ve yazıyla karşı karşıyayız. Gerçi, yazar aydın geleneğimizin taşıyıcıları Yalçın Küçük, Doğu Perinçek, Mustafa Balbay, Tuncay Özkan ve arkadaşları hapistedir, başkaldırı ve direniş sürmektedir, ama bazı yazarlar ve yazar örgütleri bundan bihaber görünüyor. Aziz Nesin ile Demirtaş Ceyhun’un kurucu damgasını taşıyan, Oktay Akbal ile Ataol Behramoğlu’nun bir zamanlar başkanlığını yaptıkları Türkiye Yazarlar Sendikası, bugün, bu geleneğin ve kavganın neresinde duruyor belli değildir.

 

Yazının ve yazarın gücünü önemsemeyenlerin elinde kalmış bir TYS, büyük yazar ve aydın tarihimize hiç yakışmıyor. TYS’yi, yeniden mücadeleci yazar ve aydın tarihimizle bütünleşmeye davet ediyorum.

 

25-26 Mayıs 2013 günü yeni bir kongreye giden TYS’nin gücü ve güçsüzlüğü bu tarihle ilişkisine göre belirlenecektir!

 

 

B. Sadık Albayrak

 

Gerçekedebiyat.com

 

ÖNCEKİ HABER

BENZER İÇERİKLER

YORUMLAR

Yorum Yaz

Kişisel bilgileriniz paylaşılmayacaktır. Yorumunuz onaylandıktan sonra adınız ve yorumunuz görüntülenecektir. (*)