Son Dakika



Colorado Boulder Üniversitesi'ndeki araştırmanın ilk yazarı ve kimya ve biyoloji bühendisliği bölümü öğrencisi Benjamin Alessio, "Birçok biyolojik soru aslında aynı sorudur: Her şey bütünsel bir hücre kümesiyle başladığı halde organizmalar nasıl karmaşık desenler ve şekiller geliştirir?" diyerek  çalışma yöntemini açıkladı: "Çalışmamız karmaşık bir biyolojik olguyu açıklamak için basit bir fiziksel ve kimyasal mekanizma kullanıyor."

Matematikçi Alan Turing, 1950'lerdeki bir çalışmanın önemli bir temel sağladığını söylüyor. Dokuların geliştikçe kimyasal maddeler ürettiğini varsayan bu görüşe göre bu maddeler dokuya yayılır. Bunu sade kahveye süt dökülmesi gibi düşünebilirsiniz. Bazı maddeler birbirleriyle reaksiyona girerek lekeler oluşturdu. Diğerleri ise maddelerin yayılmasını ve reaksiyonunu engelledi ve lekeler arasında boşluklar oluşturdu.

Başyazar Ankur Gupta, "Elbette Turing'in mekanizması desenler üretebilir, ancak difüzyon, keskin desenler üretmez" dedi. Örneğin süt kahveye karıştığında her yöne bulanık hatlarla akar. Açıklamada, müze akvaryumunu ziyaretinin ona bir fikir verdiği belirtiliyor. Kutu balığının karmaşık deseni ona, bir zamanlar yarattığı, parçacıkların keskin çizgilerle tanımlandığı bir bilgisayar simülasyonunu hatırlattı. Difüzyonoforez: Bu proses için kullanılan teknik terimdir.

Bir molekül, konsantrasyon farklılıkları gibi değişikliklere yanıt olarak bir sıvı içinde hareket ettiğinde, aynı ortamdaki diğer molekül türlerinin hareketini hızlandırdığında ortaya çıkar. Çamaşırlar temizlendiğinde de aynı prensip geçerlidir. Yakın zamanda yapılan bir araştırma, sabuna batırılmış giysilerin temiz suda durulanmasının, sabuna batırılmış giysilerin sabunlu suda durulanmasına göre kiri daha hızlı çıkardığını gösterdi. Bunun nedeni, sabunun kumaştan daha düşük sabun konsantrasyonuna sahip suya yayılması ve sabun moleküllerinin hareketinin kiri dışarı çekmesidir. Giysiler sabunlu suya konulduğunda sabun konsantrasyonunda farklılık olmadığından kir kalır.

Fotoğraf: Benjamin Alessio / Colorado Boulder Üniversitesi / Birch Akvaryumu / Scripps Oşinografi Enstitüsü)

Matematikçi Turing'in yaklaşımını kullanarak, çalışmanın yazarları kutu balığının süslü derisindeki mor-siyah altıgen deseni simüle etti (resme bakın). Sonuç: mor noktalardan oluşan bulanık bir görüntü ve soluk siyah bir çerçeve. Daha sonra difüzyonoforez kullanarak denklemi ayarladılar. Bu seferki sonuç: iki renkli, parlak ve keskin altıgen desenler. Bu durumda balığın desenine çok daha fazla benziyorlardı.

Yazarlar, Turing'in tanımladığı gibi kimyasal maddeler dokuya yayıldığında, aynı zamanda pigment üreten hücreleri de difüzyonoforez yoluyla kendileriyle birlikte sürükledikleri sonucuna varıyorlar; tıpkı sabunun çamaşırdaki kiri temizlemesi gibi. Bu pigment hücreleri çok daha keskin hatlara sahip lekeler ve çizgiler oluşturdu.

Teori aynı zamanda farelerdeki saç köklerinin düzeni gibi diğer kalıpları da açıklayabilir.

Gerçekedebiyat.com

 

ÖNCEKİ HABER

BENZER İÇERİKLER

YORUMLAR

Yorum Yaz

Kişisel bilgileriniz paylaşılmayacaktır. Yorumunuz onaylandıktan sonra adınız ve yorumunuz görüntülenecektir. (*)