Son Dakika



 

“(…) Gitarı kız arkadaş edinmek için değil, gerçekten sevdiğiniz için çalın!..

Kursuna gittiğim gençlik yıllarımda gitar üzerine yazılmış, çizilmiş her şeyin üstüne olanca açlığımla saldırırken rastlamıştım bu söze...

Haksızlık etmek istemem ama gözlemlediğim kadarıyla güzel gitar çalarak kız “tavlayanların” çoğunlukla sorularla, hadi öyle demeyelim, derin sorularla pek işleri olmuyor.

Belki de gitarı iyi çalamadığım ve devamında “nimetlerinden” yararlanamadığım içindir, Paco de Lucia’nın bir söyleşide, genç gitarcılara yukarıda alıntıladığım bu öğüdü, kafamda gezdirdiğim bir sorunun çapını da genişletti.

Soru şuydu; Hangisi daha değerlidir?

Gitarı kimsenin erişemediği seviyede çalıp hayranlar kazanmak mı?..

Yoksa…

Belki de acılar çekerek, yıllar içinde türlü fedâkarlıklarla geliştirdiğiniz gitar ustalığınızı, hiç üzerinize vazife değilken, örneğin “Taşeron Uygulamasına Hayır” diyenlere kuvvet vermek için sergilemek mi?

Kastettiğim Victor Jara fedakarlığı da değil hani!..

Sadece, “hayranlık” tuğlalarıyla örülü konfor kulemizin sokağa açılan kapısından ara sıra bile olsa çıkabiliyor muyuz?

Kızlar ne düşünür bilemem ama, ben sokağa açılan o kapıdan sıkça çıkan sanatçılara hayran olabiliyorum ancak.

Yani…

Işık olmak için bilerek yanmayı göze alan kişiye 'aydın' denir, diye bellemişim yola çıkarken.

Çalışma masamda teorisini yapmış, iyi kötü çizmişim yıllar boyu…

Çizmek kolay…

Karikatürümde rol verdiğim kişi ben miyim?

Aydın mıyım?

Bilmem ki ben nasıl bir karikatürcüyüm acaba?

 

“That  is the question!..”

 

Mustafa Bilgin
Gerçek Edebiyat

ÖNCEKİ HABER

BENZER İÇERİKLER

YORUMLAR

Yorum Yaz

Kişisel bilgileriniz paylaşılmayacaktır. Yorumunuz onaylandıktan sonra adınız ve yorumunuz görüntülenecektir. (*)