Ankara Devlet Tiyatrosu'nda Shakespeare Haftası!
Ankara Devlet Tiyatrosu'nda Shakespeare Haftası!
Tiyatro camiası yeni yıla yine tartışmalar ile girdi. İki sezondur gündeme getirilen sanat kurumları tartışması bir kez daha sanat camiasının üstüne bir kabus gibi çöktü. Oyuncular ne ile karşılaşacağını tam olarak bilmezken, tiyatroların yok edileceği savı çok da mantıklı görünmüyor. İktidar bu konuda defalarca kez kamuoyunun tepkisini incelemek için tartışmayı gündeme getirdi ancak nasıl bir çözüm üretileceği hala muamma. Yasal düzenlemeye oyuncular topyekün karşı çıkarken, ortada somut bir öneri olmaması da önemli bir eksik.
Tiyatrolar, operalar ve baleler ile ilgili mevcut düzenlemenin çok kötü olduğunu çoğunluk kabul ederken, ne iktidar kanadından öneri gelmesi, ne de karşı çıkan kesimden öneri gelmesi kaosu daha da büyütüyor.
Tiyatrolardaki mevcut düzenlemenin daha da gerisine gitmek kimseye kazanç sağlamaz. İyiye gidiyor(muş) gibi yapmak da çözüm üretmez. “Ben yaptım oldu” ile “Siz hiçbir şeye aman dokunmayın” anlayışının gerilimi, sadece gereksiz bir zaman kaybından ibaret. Burada yapılması gereken iyi bir model üstünde, nitelikli bir tartışma yapılması. Ancak Türkiye’nin mevcut şartlarında bunun ne kadar mümkün olduğu da ayrı bir tartışma konusu. Bütün bu tartışmaların ortada yarattığı tek bir durum var. Her ne olursa olsun, her oyuncu, her gün “Acaba yarın tiyatro kapatılacak mı?” sorusu ile sahneye çıkıyor.
Shakespeare haftası demek, her ne olursa olsun, içinde biraz tiyatro sevgisi olan her izleyiciyi heyecanlandıracak ve merakla salonlara dolduracak bir haber anlamına geliyor. Hangi oyunlar, hangi sahnede yer alacak? Ya da hangisi mutlaka izlenmeli? Bu yazıda biraz da bu konudan bahsetmek istiyorum.
MACBETH
Dördü turne olmak üzere yedi oyun bu hafta izleyici ile buluşacak. Bunlardan biri Ankara DT’nin yeni oyunu Macbeth. Türk tiyatrosunun yaşayan en önemli isimlerinden Bozkurt Kuruç’un yönettiği Macbeth, bu sezonun iddialı yapımlarından biri. Oyunun kadrosu yıldızlar karması gibi. İsminin yer aldığı her oyunda merak uyandıran Sinan Pekinton, en son 33 Varyasyon ile harikalar yaratan İpek Çeken, yakın zamanda Bekleme Odası ve Yastık Adam ile tartışmasız bir yetenek olduğunu kanıtlayan Tolga Tekin, büyüleyici sesi ile Seçil Öztan ve Fosforlu Cevriye’de kılıktan kılığa giren İsmet Numanoğlu oyundaki önemli isimlerden sadece birkaçı. Oyunun ışık tasarımı DT’nin bence bu konudaki en önemli ismi Zeynel Işık, müziklerde ise Can Atilla imzası var. Şunu da hatırlatmadan geçmemeli eğer bu hafta için, birkaç oyun seçmek zorunda iseniz bu oyunu elemenizi önerebilirim. Oyun Ankara yapımı ve yeni premier yaptığını da hesaba katarsak izlemek için uzun bir takvimin bizi beklediğini söyleyebiliriz. Oyunu Büyük Tiyatro’da izleyebilirsiniz.
VENEDİK TACİRİ
Ankara’nın Shakespeare haftasındaki bir diğer oyunu ise Venedik Taciri. İki sezon önce izleyici ile buluşan Venedik Taciri, yayınlandığı yılın en zayıf oyunlarından biri idi. Zengin kadrosuna rağmen konunun zayıf işlenişi ve düşük temposu ile Shakespeare haftasının en kötü oyunu diyebilirim. Gitmeyi düşünenler için Küçük Tiyatro’nın ev sahipliği yaptığını belirtmekte fayda var. Bu oyunu da eleyerek son Ankara oyunundan bahsedelim. Shakespeare’den Soneler… Usta kalemin sonelerinden seçkilerin yer alacağı tek kişilik oyunda Erdal Küçükkömürcü yönetmenliği de üstleniyor. Oda Tiyatrosu’nda sahnelenecek oyunun başlama saati ise diğerlerine göre daha farklı. Çoğu oyun 20’de perdelerini açarken, Shakespeare haftası boyunca bu eser 18.30’da izleyici ile buluşacak. Yapımın ne kadar süre sahneleneceği belli değil. Bu haftaya özel mi yoksa önümüzdeki haftalarda da repertuarda yer alacak mı sorusu bilinmeyen bir yanıta sahip. O yüzden Shakespeare’den Soneler’i kaçırmamanızı öneririm.
Emre Saklıca
Ankara Devlet Tiyatrosu, pek çok oyuncunun kaygı ile gün saydığı bir dönemde çok güçlü ve önemli bir hamle yapıyor ve 21 – 26 Ocak arasını Shakespeare haftası ilan ediyor.
Turne oyunlarına geçtiğimizde de zengin bir seçki ile karşı karşıyayız. İzmir DT’den Fırtına Şinasi Sahnesi’nde, Erzurum DT’den Onikinci Gece ise İrfan Şahinbaş’da sahnelenecek. İki oyunun da nasıl yorumlandığı hakkında bilgiye sahip değilim. Ancak biraz da olsa Onikinci Gece bir adım daha önde. Shakespeare haftasında Cüneyt Gökçer Sahnesi ise Othello’yu ağırlıyor. Antalya DT yapımı oyun hakkında internette pek bilgi bulmak mümkün değil. Ancak izleyici yorumlarına bakıldığında dört başı mamur bir Shakespeare uyarlaması olduğu fikrine varılıyor.
Bu haftanının son ve en merak edilen oyunu ise Hamlet. İstanbul DT’nin her gün kapalı gişe oynayan yapımı şüphesiz Shakespeare haftasının parlayan yıldızı. Yakın zamanda Profesyonel’de izlediğim ve tüm salonun dakikalarca ayakta alkışladığı Bülent Emin Yarar’ı Hamlet rolü ile izlemek biz yaşayanlar için çok büyük bir şans. Akün Sahnesi’nde sergilenecek oyunun biletleri satışa çıktığının ilk dakikasında tükendiğini hatırlatmakta da fayda var.
Elbette bir hafta içinde tüm oyunlara gitmek mümkün değil. Ancak eldeki repertuara ve oyunlara bakıldığında benim sıralamam şöyle. 1 – Hamlet, 2 – William Shakespeare’den Soneler, 3 – Othello, 4- Macbeth, 5- Onikinci Gece, 6 – Fırtına ve 7- Venedik Taciri.
YORUMLAR